3600 Ek Gösterge Nedir? Maaşlarda Değişiklik Olacak Mı? Kimler Yararlanacak?

3600 ek gösterge kimleri kapsıyor, ne zaman maaşlara ek gösterge zammı yansıyacak, 3600 ek gösterge son durum ne, 3600 ek gösterge zammı yürürlüğe girdi mi son haberleri ve ek gösterge zammı ile yeni gelişmeleri sizler için derledik.

Memurların, aylık ücretlerinin, emekli aylıklarının ve emekli ikramiyelerinin belirlenmesinde önemli yeri olan unsurlardan biri olan ek gösterge ne kadar yüksek olursa maaş o kadar artar. Bu nedenle ek gösterge zammı hakkındaki tüm gelişmeler binlerce kişi tarafından yakından takip ediliyor. Ek gösterge rakamları unvan, hizmet sınıfı ve derecelere göre farklılık göstermektedir. Ek göstergesi 3600 olan bir memur ile, 2500 olan bir memurun alacağı zam oranı ya da maaş miktarı aynı olmayacaktır.

İKRAMİYELER DE ARTACAK

Ek göstergelerin 2200’den ve 3000’den 3.600’e çıkarılmasıyla birlikte polis, öğretmen, hemşire, din görevlisi ve şube müdürlerinin emeklilik ikramiyeleri ve emekli maaşları ciddi oranda artacak. Kıdem ve dereceye göre değişmesine rağmen ortalama olarak polislerde emekli maaşı 500 lira ikramiye ise 17 bin lira artacak. Öğretmenlerde de en az emekli maaşı artışı 500 lira olacak ve ikramiyelerdeki artış 13 bin lirayı geçecek. Ek göstergesi 2200’den 3.600’e çıkacak personelde ikramiye artışı 20 bin lirayı geçecek.

Dördün biri derecedeki 25 yıllık 3000 göstergedeki bir memurun 77 bin liralık ikramiyesi 3.600 ek göstergede 94 bin liraya çıkacak. 30 yıllık kıdemdeki memurda ikramiye 92 bin liradan 113 bin liraya yükselecek. Memurların kıdem süreleri ve derecelerine göre artışlar değişecek. Ancak ortalama rakamlara baktığımızda emekli maaşındaki artışların 500 lira, ikramiyedeki artışların da 17 bin lira civarında olacağı görülüyor.

MESLEKLERE GÖRE ARTIŞLAR

Birinci dereceden 30 yıllık polis emeklisinin aylığı 637 lira artacak. Emekli ikramiyesi Fiili hizmet zammı ile birlikte 27 bin 13 lira artacak. 25 yıllık polis emeklisinde artışlar ise maaşta 592 lira, ikramiyede 22 bin 739 lira olacak.

Birinci dereceden 30 yıllık emekli öğretmen, hemşire, din görevlisi ve idarecilerin emekli aylıkları 569 lira ikramiyeleri 20 bin 516 lira artacak.

12 MİLYON EMEKLİYE TEMMUZ ZAMMI

SSK ve Bağ-Kur emeklisi 6 aylık enflasyon değişimi kadar Ocak ve Temmuz’da zam alırken memurlar ve memur emeklileri de toplu sözleşmede belirlenen oran kadar Ocak ve Temmuz’da zamlı maaş alıyor. Memur emeklilerine ayrıca oluşan 6 aylık enflasyon toplu sözleşme zammından fazla ise fark da ödeniyor. Bu yıl da Temmuz ayında emeklilerin tümü zamlı maaş alacak. SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin hangi oranda zam alacakları 3 Temmuz’da açıklanacak Haziran enflasyonu ile belli olacak. Ancak bu güne kadar 5 aylık enflasyon belli oldu. Bu oranda 6.39 oldu. Bunun üzerine bir aylık enflasyon da eklenecek. İkramiyelerin ilk bölümü Ramazan Bayramı öncesi ödendi. İkinci bin liralık bölüm ise Kurban Bayramı öncesi ödenecek.

Öğretmen, Vaiz ve Avukat emeklilerinin 2018 yılı maaş ve ikramiye miktarları;

EK GÖSTERGE NEDİR?

Ek gösterge memurların, aylık ücretlerinin, emekli aylıklarının ve emekli ikramiyelerinin belirlenmesinde önemli yeri olan unsurlardan bir tanesidir. Ek göstergelerin yüksek olması emekli aylığı ve ikramiyesinin de yüksek olması demektir. Bu nedenle memurlar bulundukları unvanların 1 inci derece kadroları için belirlenen ek gösterge rakamlarının yüksek olmasını istemektedirler. Ek gösterge rakamları unvan, hizmet sınıfı ve derecelere göre farklılık göstermektedir. Ek göstergesi 3600 olan bir memur ile ,2500 olan bir memurun alacağı zam oranı ya da maaş miktarı aynı olmayacaktır.

Ek gösterge rakamı 3000 olan öğretmen ve hemşireler özellikle ek göstergelerin artışını beklemekteydi. Ek göstergenin özellikle emeklilik haklarına etkisinin fazla olması nedeniyle, memurlar emekli olmadan önce 3600 ek göstergeli bir göreve atanma ya da ek göstergelerinin bu düzeye çıkarılması isteği oluşturmaktadır. 657 sayılı Devlet Kanunu’na tabi olan öğretmen, polis, din görevlileri, hemşireler gibi birçok meslek grubu ek göstergelerin artışını dört gözle bekliyorlardı.

EK GÖSTERGE 3600 OLURSA NELER DEĞİŞECEK?

Ek gösterge hemşire ve öğretmenler için 3000’den 3600’e çıkarsa memur maaşları, emekli aylığı ve emekli ikramiyesinde büyük değişiklikler olacak. Ek göstergenin yükselmesi ile meydana gelecek maaş değişikliği aşağıdaki gibidir;

Ek gösterge 2200’den 3600’e çıkarsa;

AYLIK NET MAAŞ 23 TL

EMEKLİ MAAŞI 641 TL

EMEKLİ İKRAMİYESİ 123 BİN 121 TL

Ek gösterge 3000’den 3600’e çıkarsa;

AYLIK NET MAAŞ -38TL

EMEKLİ MAAŞ 569 TL

EMEKLİ İKRAMİYESİ 20 BİN 516 TL

Borcunu yapılandıran sağlık ve teşvikten yararlanacak

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, yaptığı yazılı açıklamada, 7143 sayılı Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanunun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın onayının ardından yürürlüğe girdiğini hatırlattı. 2 Haziran 2018 tarihi itibariyle hem elektronik ortamda, hem Sosyal Güvenlik Kurumuna bağlı il müdürlükleri ve sosyal güvenlik merkez müdürlüklerinde, hem de posta yoluyla yapılandırma başvuruların alınmaya başlandığını vurgulayan Bakan Sarıeroğlu, şu ana kadar 42 bin 164 başvuru yapıldığını kaydetti.

Bakan Sarıeroğlu, yapılandırma için herhangi bir teminat istenmeyeceğini, yapılandırma kapsamında yapılacak ödemeler tutarında, tatbik edilen hacizlerin kaldırılacağına dikkat çekti.

Yapılandırmadan yararlananların borçlarından dolayı icra takibi ve haciz işlemleri yapılmayacağını, bu yapılandırmaya başvurup ilk taksiti ödeyen işverenlerin “borcu yoktur” yazısı alabileceğini, bu sayede kamu ihalelerine girebileceğini, nefes kredisi başvurusunda bulunabileceğini, en önemlisinin de istihdam teşviklerinden yararlanmaya başlayacağını ifade eden Bakan Sarıeroğlu, “Bağ-Kur sigortalılarımız da Ziraat Bankası ile yaptığımız kredi anlaşmasıyla yapılandırma kapsamında, borcunu peşin ödeyerek veya dondurulan hizmet sürelerini ihya ederek emekli olabilecek. Yapılandırma Kanunu ile prim borcu bulunan, işverenlerimiz, esnafımız, çiftçimiz, primini kendi ödeyen sigortalılarımız ve genel sağlık sigortalılarımız için büyük bir ödeme kolaylığı getiriyoruz. Özellikle peşin ödemelerde çok büyük bir avantaj sağlıyoruz. Yapılandırma 2018 Mart ayı ve öncesi dönemlere ait sigorta primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezaları, rücu alacakları, yersiz bağlanan gelir ve aylıklardan doğan alacaklar, Bağ-Kur sigortalılarının daha önce dondurulan hizmet sürelerinin ihyası halinde doğacak prim borçlarını kapsıyor” dedi.

Yapılandırmada son müracaat tarihi 31 Temmuz 2018

Yapılandırmada, son müracaat tarihinin 31 Temmuz 2018, ilk taksit ve peşin ödeme süresinin 31 Ağustos 2018 olduğunu belirten Bakan Sarıeroğlu, ödemelerin iki ayda bir taksitler halinde 6-9-12 veya 18 taksit tercihiyle yapılabileceğini, il özel idareleri ve spor kulüplerine azami 36 taksit, belediyeler ve bunlara bağlı kamu tüzel kişiliğini haiz kuruluşlara ise 144 aya kadar taksit imkanı verildiğini, kapsama giren borçların faizlerinin silineceğini, bunun yerine Yİ-ÜFE ile güncelleme yapılacağını kaydetti.

Güncellenen borçların peşin ödenmesi halinde Yİ-ÜFE tutarının yüzde 90’ının silineceğini ve  böyle bir uygulamanın daha önce gerçekleştirilmediğini vurgulayan Bakan Sarıeroğlu, şöyle devam etti:

“İkinci taksit ödeme süresi içerisinde borcun tamamının ödenmesi halinde Yİ-ÜFE tutarının yüzde 50’si silinecek. 31 Mart 2018 tarihinden önceye ait idari para cezalarının 31 Ağustos 2108 tarihine kadar ödenmesi halinde, idari para cezasının yüzde 50’si silinecek. 10 TL’ye kadar eksik ödemeler yapılandırma ihlal nedeni sayılmayacak. İlk 2 taksitin süresinde ödenmemesi yapılandırma ihlal nedeni sayılacak. Borçluların yapılandırma taksitleri ile cari dönem prim borçlarını çok zor durum olmaksızın bir takvim yılında ikiden fazla aksatmamaları gerekiyor. Önceki yapılandırma kanunlarına göre yapılandırması devam edenler, kalan borçlarını peşin ödenmesi halinde taksit tutarına isabet eden Yİ-ÜFE tutarının yüzde 90’ı, ikinci taksit ödeme süresinde ödenmesi halinde ise kalan taksitlere uygulanan Yİ-ÜFE tutarının yüzde 50’si silinecektir. Yapılandırmadan yararlanmak için borçluların dava açmamaları, açılan davalardan vazgeçmeleri ve kanun yollarına başvurmamaları gerekmekte. Bakanlar Kurulu yapılandırmaya başvuru ve ilk taksit ödeme süresini 1 ay uzatma yetkisine sahiptir.”

Ayrıca Bağ-Kur’lu sigortalıların hizmet sürelerini dondurarak veya yapılandırmanın ilk taksitini ödeyerek sağlık hizmetlerinden yararlanmaya başlayabileceklerini belirten Bakan Sarıeroğlu, genel sağlık sigortalılarına da yine yapılandırma kapsamında borçlarını faizsiz olarak 31 Aralık 2018 tarihine kadar ödeme imkanı verildiğini, bu tarihe kadar da borcuna bakılmadan tüm sağlık hizmetlerinden yararlanabileceklerini vurguladı.

Emine Erdoğan: Çocuk işlenmeyi bekleyen cevherdir

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, “Çocuk tacizine tevessül eden her mahluk, en lanetli kelimelerle lanetlenmeli, en ağır hukuki cezaları almalıdır. Böylesine aşağılık bir mevzuyu konuşmak, ülkemiz, dünyamız adına utancın en büyüğüdür. Bugün gerek dünyada, gerekse ülkemizde bu sorunları temelinden çözecek etkin politikalar üretmeliyiz. Bu konu tüm toplumun ortak çabasıyla çözülebilir” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayesinde Çalışma ve Sosyal Güvenli Bakanlığı ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) iş birliğiyle Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Deklarasyonu imzalandı. İmza töreninde konuşan Emine Erdoğan, 2018 yılının Türkiye’de ’Çocuk İşçiliği ile Mücadele Yılı’ ilan edildiğini belirterek, “Allah’ın bize emanet olarak verdiği çocuklar bir iş gücü değildir, beşeri sermaye hiç değildir. Çocuk işlenmeyi bekleyen bir cevherdir, tertemiz bembeyaz bir sayfadır. Çocuğun yeri ne sokak, ne tarla, ne fabrikadır, çocuğun yeri okuldur. Çocuğun eline ne boya sandığı ne kağıt mendil ne tartı yakışır. Çocuğun eline en çok kalem, defter, kitap yakışır. Küçücük yaşta tarlada, sokakta çalışmak zorunda kalan çocuklar tüm toplumu ilgilendiren bir ayıptır” ifadelerini kullandı.
“Çocuklarla ilgili sorunları eğitimle çözebileceğimizi düşünüyorum” diyen Erdoğan, “2003 yılında bu nedenle ‘Haydi Kızlar Okula’ dedik. Çünkü erken yaşta evliliğin, çocuk işçiliğinin panzehiri okuldur, eğitimdir. Çok şükür ki güzel sonuçlar elde ettik. Binlerce kızımız eğitim aldı, meslek sahibi oldu. Çocuk mücevherini nasıl işlersek ona göre bir mücevher çıkar ortaya” şeklinde konuştu.

Emine Erdoğan, Necip Fazıl Kısakürek’in “Çocuk” şiirinden bir bölüm de okudu.

“Çocuk tacizine tevessül eden her mahluk, en lanetli kelimelerle lanetlenmeli, en ağır hukuki cezaları almalıdır”
Çocuk istismarı konusuna da değinen Erdoğan, “Çocuk istismarı insanlığın yüz karası, toplumların en büyük ayıbıdır, dehşetli felaketlerin davetçisi bir konudur. Çocuk tacizine tevessül eden her mahluk, en lanetli kelimelerle lanetlenmeli, en ağır hukuki cezaları almalıdır. Böylesine aşağılık bir mevzuyu konuşmak, ülkemiz, dünyamız adına utancın en büyüğüdür. Nazım Hikmet ne kadar öz biçimde ifade etmiş, ‘Çınarı yıkmak için baltayı köküne vururlar’ diye. ‘Onlar umudun temeli, onlar köküdür memleketin, dallara yürüyen su bu kökte saklıdır.’ Çocuklarını koruyamayan, tacizin konusu haline getiren toplumlar insanları yaşatacak damarları tıkar, kurutur. İnsanlık onurunu yerle yeksan eder. Bugün gerek dünyada, gerekse ülkemizde bu sorunları temelinden çözecek etkin politikalar üretmeliyiz. Hükümetimiz bu konuda kararlı bir adım atarak bir komisyon kurdu ve inşallah aktif çalışmalara başladı. Fakat şunu unutmayalım; bu konu tüm toplumun ortak çabasıyla çözülebilir. Çocukların istismarını kurumsal haline getiren tüm sebepler iyi tespit edilmeli, çözüme hepimiz ortak olmalıyız. Çözüme faydası olmayanlar sorunun tarafı olurlar. Bu mesele aklı ve vicdanı olan her ferdin meselesidir. Çocukların güvende olmadığı bir toplum asla güvende değildir. Güvenin çatısı ise aile ve okuldur” açıklamasında bulundu.

“Bakanlıklarımızın bu ortak işbirliği, ülkemizdeki çocuk işçilik oranını yüzde 2’nin altına düşürmek amaçlıdır”
Emine Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Tüm sorunlarımızdan sivrisinekleri öldürmekten çok bataklığı kurutmak için çabalamalıyız. Mevsimlik tarım işçiliği, mültecilik gibi çocukları eğitimden mahrum bırakan sorunları temelinden çözmek durumundayız. Suriye savaşının tetiklediği insani kriz ne yazık ki çocuk işçiliği oranını daha da arttırmıştır. Önce bataklığı kurutmalı, eğitim imkanları ve kalitesini daha da artırmalıyız. Mevsimlik tarım işlerinde çocukların çalışmasının çözümü, aileleri bilinçlendirmek ve eğitime ulaşım imkanını artırmaktır. İnşallah bakanlıklarımızın bu ortak işbirliği, ülkemizdeki çocuk işçilik oranını yüzde 2’nin altına düşürmek amaçlıdır. 1994 yılındaki yüzde 15’lik oranı, 2000’li yıllarda yüzde 5’lere düşüren bir siyasi irade inanıyorum ki bunu da başaracak, hatta sıfırlayacaktır.”

“Bu dünya bize atalarımızdan miras kalmadı, biz onu çocuklarımızdan ödünç aldık” diyen Erdoğan, “Bu bilinçle çocuklarımızı ilgilendiren tüm sorunları çözmek boynumuzun borcudur. 2018 yılının çocuk işçiliği ile mücadele yılı ilan edilmesi noktasında gösterdikleri duyarlılık nedeniyle başta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız olmak üzere tüm bakanlıklarımıza teşekkür ediyorum. Seferberlik sonucunun parlaklığı, geleceğimizin de parlaklığıdır” ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından TZOB, TİSK, TESK, HAK-İŞ, TÜRK-İŞ, TOBB, ILO Türkiye, Kalkınma, Milli Eğitim, Gençlik ve Spor, İçişleri, Aile Sosyal Politikalar ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlıklarının katılımıyla Emine Erdoğan’ın himayesinde Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Deklarasyonu imzalandı.

Mustafa Destici seçim ittifakının oy oranını açıkladı

Destici,  “Benim tahminim; AK Parti, MHP ve BBP seçim ittifakı önümüzdeki seçimlerde çok  rahatlıkla yüzde 55 ila yüzde 60 arasındaki bir oyla seçimden galip çıkacak ve  Türkiye tamamıyla yeni sistemle yönetilmeye başlanacak.” dedi. Destici, kentteki programı kapsamında Akbez Mevkisi’ndeki bir  restoranda, partisinin Hatay il teşkilatı üyeleriyle bir araya geldi.

Destici, burada AA muhabirine yaptığı açıklamada, 16 Nisan’daki  referandum kararıyla sistemin değiştiğini, Türkiye’nin 1980 darbe anayasasından  ve bunun ürünü olan sistemden kurtulduğunu söyledi. Yeni sistemin hayata geçmeye başladığını ve ilgili uyum yasaları  sürecinin işlediğini ifade eden Destici, bunu önemsedikleri için yaptıkları  çalışmaları Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve siyasi partilerle  paylaştıklarını belirtti.

Destici, siyasi partiler yasasının ve seçim kanunun  demokratikleştirilmesi gerektiğini dile getirerek, “Meclise sunulan, bunun önemli  ayaklarından birisi. Önümüzdeki aylarda bu siyasi partiler yasası ve seçim  kanunuyla ilgili yeni teklifler de gelecek. Yerel seçimler önce yapılacağı için  bu yeni yapılan değişiklik onu kapsıyor. İttifak meselesi de bununla netleşti.  Paketle ittifakın nasıl ve hangi şartlarda yapılacağı belirtildi.” ifadesini  kullandı.

“Müthiş bir memnuniyet var”

Öncekinin darbeci ve statükoyu savunan bir yasa olduğunu anlatan  Destici, önceki yasada ittifakla ilgili yasal altyapı olmadığını bildirdi. Destici, AK Parti, MHP ve BBP’nin ortaya koyduğu irade beyanının çok  önemli olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti: “Hangi şekilde olursa olsun bu ittifak inşallah sağlanacaktır. Yeni  sistem bu ittifakın başarısına bağlıdır. Başarılı olacaktır. Benim tahminim; AK  Parti, MHP ve BBP seçim ittifakı önümüzdeki seçimlerde çok rahatlıkla yüzde 55  ila yüzde 60 arasındaki bir oyla seçimden galip çıkacak ve Türkiye tamamıyla yeni  sistemle yönetilmeye başlanacak. Hem yönetimde istikrar sağlanacak hem de  Mecliste temsilde adalet daha güçlü bir şekilde yerine gelecek. Vatandaşlarımızla  konuşuyoruz, sokakta esnafımızla görüştük. İnanılmaz bir memnuniyet var. ‘Bunu  sonuna kadar götürün başkanım.’ diyorlar. Müthiş bir memnuniyet var. Verdiğimiz  kararın ne kadar doğru olduğunu, durduğumuz yerin ne kadar olduğunu da buradan  görüyoruz.”

“İdam cezasının getirilmesi lazım”

Destici, yıllardır çocuk istismarlarının Türkiye’de herkesin yüreğini  yaktığını aktardı. Çocuk istismarlarının önlenmesine ilişkin tedbirlerin alınması  gerektiğini anlatan Destici, şöyle devam etti:

 “Daha önce de BBP olarak bununla ilgili çok acil tedbirler alınmasını,  cezaların ağırlaştırılmasını, mutlaka ama mutlaka idam cezasının bu suçlar için  getirilmesini dile getirmiştik. Referandum yaptık, halkın yüzde 98’i buna ‘evet’  diyor. Mutlaka bu idam cezasının getirilmesi lazım.” şeklinde konuştu. Destici, bunun tek başına da çözüm olmadığını, eğitim başta olmak  üzere yasal düzenlemelerin de yapılması gerektiğini belirtti.

 Destici, şöyle konuştu:”Tedbirler, Avrupai tedbirlerle sınırlı kalmamalı. Çünkü biz  farklıyız. Onların kültürüyle bizim kültürümüz farklı. Elbette ki iyi olanı,  doğru olanı alırız ama biz kendi kültürümüze göre, Türk milletinin kültürüne,  yapısına, Türk İslam kültürüne uygun tedbirler almak zorundayız.  Dolayısıyla da  bunları bir an önce uygulamaya sokmak zorundayız. Bu suçu işleyen hain de mutlaka  ama mutlaka cezasını idamla ödemesi lazım.”

Dünyanın konuştuğu ikizlerin babası Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı alnından öptü

Erdoğan, İtfaiye Meydanı’nda düzenlenen toplu açılış töreninin ardından, Adana’daki toplu açılış törenine katılmak üzere Hatay Havalimanı’na geçti.

Burada, Beşşar Esed rejiminin İdlib’de düzenlediği kimyasal silah saldırısında 9 aylık Aya ve Ahmed isimli ikiz bebeklerini, eşini ve ailesinden 13 üyeyi kaybeden Suriyeli Abdülhamid el-Yusuf ile görüştü.

Abdülhamid el-Yusuf, dün gece Türkiye’ye yola çıkmasının hemen öncesinde AA’ya konuştu. Yusuf, “Tek ümidimiz, bizim büyük ağabeyimiz Recep Tayyip Erdoğan” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın davetiyle Türkiye’ye gelen Yusuf, dün gece yola çıkmak için hazırlık yaptığı sırada evinde, AA muhabirine konuştu.

Yusuf, “Tek ümidimiz, bizim büyük ağabeyimiz Recep Tayyip Erdoğan. Umarız ki mesajımız, tüm dünyaya ulaşır.” diyerek, cep telefonundan bebeklerinin fotoğraflarını gösterdi.

 

Dünyanın konuştuğu ikizlerin babası Cumhurbaşkanı Erdoğanı alnından öptü