Son dakika… BDDK başkanı müjdeyi verdi! Bankalar keseyi açıyor!

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben, tüketicilere konut edinmeleri amacıyla kullandırılacak kredilerde kredi tutarının teminat olarak alınan konutun değerine oranının yüzde 80’ini aşamayacağının hükme bağlandığını anımsatarak, “Ülkemizde enerji verimliliği yüksek konut sayısının artırılmasına katkı sağlanabilmesi amacıyla yeni bir değişiklik yaptık. Söz konusu bu oranı enerji kimlik belgesi bulunan, enerji performansı ‘A’ sınıfı olan konutlar için yüzde 90, ‘B’ sınıfı olan konutlar için yüzde 85’e çıkartıyoruz. Söz konusu değişiklik en kısa sürede yürürlüğe girecektir.” dedi. 

Akben, Türkiye’nin Ulusal Maden Kaynak ve Rezerv Raporlama Komisyonu’nun (UMREK), Uluslararası Maden Rezervleri Raporlama Standartları Komisyonu (CRIRSCO) üyeliği tanıtım toplantısında konuştu.

Finansal sistemin ekonomik gelişme üzerindeki vazgeçilmez katkısı gibi doğal kaynakların da ülkeler tarafından ortaya çıkartılması ve verimli bir şekilde kullanılmasının önem arz ettiğini aktaran Akben, şunları kaydetti:

“Bu kapsamda düzenleyici ve denetleyici kuruluş olan kurumumuz finansal sektörün yaklaşık yüzde 87’sine denk gelen ve stratejik öneme sahip olan bankacılık sektörünün yerel ve uluslararası düzeyde güven duyulan yapısını koruması ve daha da geliştirilmesi için azami gayret göstermektedir. Bankacılık sektörünün kullandırdığı krediler 2,4 trilyon TL’ye erişmiştir. Bu tutardan enerji sektörü yaklaşık 150 milyar TL, madencilik sektörü yaklaşık 30 milyar TL pay almaktadır. Bu sektörler banka dışı finansal kurumlarımızın da yaklaşık 130 milyar nakdi kredi portföyünün yüzde 5’ini oluşturmaktadır.”

Akben, bankacılık sektörünün mevduat ve katılım fonlarının 2 trilyon TL’ye yaklaştığını dile getirerek, aynı dönemde sektörün toplam aktif büyüklüğünün 3,5 trilyona yükseldiğini ve sermaye yeterliliğinin ise yüzde 16 olduğunu söyledi.

Yüzde 2,8 olan takibe dönüşmüş alacakların, aktif kalitesinin ne denli güçlü olduğunu ortaya koyduğunu vurgulayan Akben, bunun aynı zamanda sektörün gelecekte yaşanabilecek şoklara karşı gücünü ortaya koyduğunu anlattı.

“Enerji verimliliği yüksek konut sayısının artırılmasına katkı sağlanabilecek”

BDDK Başkanı Akben, bankaların madencilik sektörüne kullandırdığı kredilerin sektörün toplam kredilerine oranı yüzde 1,2 olduğuna işaret ederek, “Bu elbetteki çok önemli bir seviye olarak görünmüyor. Sayın Bakanımızın (Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak) milli ve yerli enerji konusundaki çalışmalarını takdir ve şevkle izliyoruz. Kendilerine bu konuda çok teşekkür ediyoruz.” diye konuştu.

Bankaların madencilik sektörüne kullandırdıkları kredileri genellikle proje finansmanı ve işletme sermayesi kredilerinin oluşturduğuna dikkati çeken Akben, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bugüne kadar bankaların kredilendirme konusunda özellikle madenin büyüklüğü, niteliği ve benzeri hususları açıklayacak teknik danışman raporlarının eksikliği ile karşılaştıklarını gözlemlemekteydik. Kredilendirilecek rezervin ne olduğu, kalitesi, ne kadar süreyle işlenebileceği analizi büyük önem arz etmekteydi.

Bu noktada doğru ve güvenilir verileri yansıtan teknik raporların, hazırlanmasının uzun vadede bankalardan sağlanacak finansmanın artması yönünde teşvik edeceğini görüyoruz. Güvenilir rezerv tahminine dayanarak hazırlanacak finansal raporlar bankaların madencilik sektörüne kullandıracakları krediler bakımından çok daha güvenilir ve öngörülebilir bir risk analizi yapmasına imkan tanıyacaktır. Bu durum ülkemizdeki madenlerin daha verimli şekilde işletilerek ekonomiye kazandırılmasını da sağlayacaktır.”

Akben, UMREK tarafından yetkilendirilecek kişiler tarafından rapor hazırlanmasıyla madencilik sektörünün daha şeffaf bir görünüm arz etmesi ve maliyetlerinin azaltılarak sektörün daha rekabetçi bir yapıya kavuşturulmasının mümkün olabileceğini belirterek, şunları ifade etti:

“Kurumumuz aynı zamanda milli madenler ve enerji kaynaklarımızın ekonomiye kazandırılması hususunda da çalışmalara destek vermeye devam edecektir. Bu çalışmaların teşvik edilmesi için muhtelif düzenlemeler de yapılmaktadır. Bu çerçevede mevcut düzenlemede tüketicilere konut edinmeleri amacıyla kullandırılacak kredilerde kredi tutarının teminat olarak alınan konutun değerine oranının yüzde 80’ini aşamayacağı hükme bağlanmıştı.

Ülkemizde enerji verimliliği yüksek konut sayısının artırılmasına katkı sağlanabilmesi amacıyla yeni bir değişiklik yaptık. Söz konusu bu oranı enerji kimlik belgesi bulunan, enerji performansı ‘A’ sınıfı olan konutlar için yüzde 90, ‘B’ sınıfı olan konutlar için yüzde 85’e çıkartıyoruz. Söz konusu değişiklik en kısa sürede yürürlüğe girecektir.”

İmar barışı için başvurular yarın başlıyor

Konutlarda imar ve iskân sorununu çözmesi hedeflenen imar barışı için başvurular yarın başlıyor. Belirlenen esaslara göre 2 katlı, kendine ait binada oturan birinin Yapı Kayıt Belgesi için ödeyeceği bedel 125 metrekare evde ortalama 3 bin 200 TL olarak hesaplanıyor.

13 milyon konutun imar ve iskân sorununu çözmesi hedeflenen Yapı Kayıt Belgesi verilmesine ilişkin düzenlemenin usul ve esasları Resmi Gazete’de yayımlandı. İmar barışı için başvurular 8 Haziran Cuma (yarın) saat 13.00’te başlayacak. Başvurular e-devlet ya da Çevre ve Şehircilik il müdürlüklerinde Yapı Kayıt Belgesi Formu’nu doldurmak suretiyle yapılacak.

‘CEP’E MESAJ GELECEK

Form doldurulduktan sonra, 24 saat içinde şahsın mobil telefonuna banka hesabı ve yatırılması gereken bedele ilişkin bilgi mesajı gelecek. Yalan ve yanlış beyanda Yapı Kayıt Belgesi iptal edilecek, ödedikleri para Hazine’ye gelir kaydedilecek. İnşaat halindeki yapılar da yapı kayıt belgesi alabilecek. Düzenleme kapsamında Yapı Kayıt Belgesi bedeli, yapının bulunduğu arsanın 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu’na göre belirlenen emlak vergi değeri ile yapının yaklaşık maliyet bedelinin toplamı üzerinden, konutlarda yüzde 3, ticari kullanımlarda yüzde 5 olarak belirlendi. Yapıların yaklaşık maliyet bedeli 200 TL ile 2 bin TL arasında değişiyor. Başvurular, 31 Ekim 2018’e kadar devam edecek. Yapı Kayıt Belgesi bedeli ise 31 Aralık 2018’e kadar ödenecek. Bakanlar Kurulu bu süreleri 1 yıla kadar uzatabilecek.

40-50 MİLYAR TL BEKLENİYOR

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Ankara, İstanbul ve İzmir’de başvurular için ayrı birimler kurulacağını, İstanbul’da 40 başvuru noktası açılacağını söyledi. Vatandaşları dolandırıcılara karşı da uyaran Özhaseki, “Vatandaşlar başvurularını internet üzerinden yapabilir. Burada önemli olan parayı bir başka yere yatırmaması, kimseye para vermemesi, bir yolsuzluğa sebebiyet vermemesi. ‘Parayı bize verin biz sizin adınıza alırız’ diyenlere inanmasınlar” dedi. İmar barışından toplam 40-50 milyar TL gelir bekleniyor.

SEÇİMDEN SONRA İMAR YA SALARI GELİYOR

Yapı Kayıt Belgesi’nin üç ana başlıktan oluşan imar reformunun ilk adımı olduğunu söyleyen Özhaseki, “Seçimden sonra imar yasaları gelecek, belediyelerle ilgili hazırlıklar var, depreme hazırlıkla ilgili düzenlemeler var” dedi.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, imar barışıyla ilgili detayları düzenlenen basın toplantısında anlattı.

ÖRNEK 1: KONUT

Ankara altındağ’da yer alan 100 metrekare arsa üzerinde 2 katlı ve tamamı konut olan toplam 125 metrekare bina

Mahalle adı: Atıfbey

Cadde/Sokak adı: Orhangazi

Rayiç değer: 320 TL

Yapının yaklaşık maliyeti: 125×600 = 75.000 TL

Arsa için emlak vergisi değeri: 100×320 = 32.000 TL

Toplam bedel: 75.000+32.000 = 107.000 TL

Yapı Kayıt Belgesi için ödenecek tutar: 107.000x 0.03 = 3.210 TL

ÖRNEK 2: İŞYERİ

Ankara Mamak’ta yer alan 200 metrekare arsa üzerinde 4 katlı ve tamamı işyeri olan toplam 300 metrekare bina

Mahalle adı: Boğaziçi

Cadde/Sokak adı: 1060. Sokak

Rayiç değer: 250 TL

Yapının yaklaşık maliyeti: 300×1000 = 300.000 TL

Arsa için emlak vergisi değeri: 200×250 = 50.000 TL

Toplam bedel: 300.000+50.00 = 350.000 TL

Yapı Kayıt Belgesi için ödenecek tutar: 350.000×0.05= 17.500 TL

YAPI BİRİM MALİYET BEDELİ METREKARE FİYATI (TL )

Tarımsal amaçlı basit binalar: 200

1-2 katlı binalar ve basit sanayi yapıları: 600

3-7 katlı binalar ve entegre sanayi yapıları: 1000

8 ve daha yüksek katlı binalar: 1600

Lüks binalar, villa, alışveriş kompleksi, hastane, otel ve benzeri yapılar: 2000

Güneş Enerjisi Santralları (GES): 100.000 Lira/megavat

 

Habertürk

BDDK’dan tüketici kredilerine ilişkin sınırlamalarda değişiklik

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nca (BDDK) kredi işlemlerine ilişkin yönetmelikte yapılan değişiklikle, kamu kurum ve kuruluşlarına olan borçların finansmanı amacıyla doğrudan ilgili kurum veya kuruluşun hesabına ödeme yapılmak şartıyla kullandırılan kredilerin vadesi 48 ayı aşabilecek.

BDDK’nın Bankaların Kredi İşlemlerine İlişkin Yönetmeliği’nde yaptığı değişiklik, Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Konut, taşıt ve tüketici kredilerine ilişkin sınırlamaların yer aldığı bölümde yapılan değişiklik kapsamında, tüketici kredilerinin vadesinin 48 ayı aşabileceği durumlara “kamu kurum ve kuruluşlarına olan borçların finansmanı amacıyla doğrudan ilgili kurum veya kuruluşun hesabına ödeme yapılmak şartıyla kullandırılan krediler” dahil edildi.

Değişiklik sonrasında ilgili madde yönetmelikte şu şekilde belirlendi:

“Konut edinmeleri ve konut tadilatı kapsamında konutun mal veya hizmet alımı amacıyla tüketicilere kullandırılan krediler, konutların finansal kiralama yoluyla tüketicilere kiralanması, diğer gayrimenkul alımı amaçlı krediler, eğitim ve öğrenim ücretinin finansmanı amacıyla kullandırılacak krediler ve kamu kurum ve kuruluşlarına olan borçların finansmanı amacıyla doğrudan ilgili kurum veya kuruluşun hesabına ödeme yapılmak şartıyla kullandırılan krediler ile bu kredilerin yeniden finansmanı amacıyla kullandırılan krediler hariç olmak üzere, tüketici kredilerinin vadesi kırk sekiz ayı aşamaz.”

Konut, taşıt ve tüketici kredilerine ilişkin sınırlamalara ilişkin bölüm, ilk kez 31 Aralık 2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştı.

Söz konusu maddede 27 Eylül 2016’da değişikliğe gidilerek, vadelerde düzenleme yapılmıştı.

TOKİ’den 160 bin TL’ye konut

Başbakanlık Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanı Mehmet Ergün Turan TOKİ tarafından Kayaşehir’de inşası süren projeyi yerinde inceleyerek, örnek dairede bir basın açıklaması yaptı.

Kayaşehir bölgesinde yeni bir sosyal konut satışına çıktıklarını anlatan Turan, “Kayaşehir’de yapımı süren 605 konut için 2 Nisan ile 11 Nisan arasında talep toplayacağız. Vatandaşlarımız ilgili bankalara müracaat ederek istediği daire tipine 5 bin lira peşinat bedeli yatırarak kuraya katılacaklar. İnşallah 25 Nisan’da da kurasını çekip hak sahibi vatandaşları belirleyeceğiz” bilgisini verdi.

Sosyal satışı yapılan konutların orta gelir grubuna hitap ettiğini belirten Turan, konutların yatay mimari ile inşa edildiğini söyledi.

KONUTLAR 160 BİN TL’DEN BAŞLIYOR

Projede yer alan 400’ün üzerinde konutun bir mahalle konseptiyle tasarlandığını ifade eden Turan, projede çarşı, spor alanları, mescit ve okul gibi yapıların da yer aldığını kaydetti.
Turan, şunları söyledi:

“Umudumuz yıl sonuna kadar bu konutları teslim etme, hatta dokuzuncu onuncu aylarda teslim etmek. Şimdiden vatandaşlarımıza hayırlı olsun. Burada konutlar 160 bin liradan başlıyor, 4 1 daireler de 600 bin lira civarında. Yüzde 25 ve yüzde 40 peşinatla alınıyor konutlar. 120 Aya kadar da vadelendirmiş oluyoruz. Dediğim gibi vatandaşlarımız için ulaşılabilir konutlardır. 1 1 daire için 667 liradan başlıyor taksitler, 2 1 daireler için bin- bin 200 lira olan yerler var… Vatandaşlarımız gelip numune daireleri de gezerek bizden bilgi alabilecekler.”

“KONUT SAHİBİ OLMAMA ŞARTI VAR”

TOKİ’nin bütün sosyal konut başvuru şartlarının bu projede de geçerli olduğunu anlatan Turan, “Burası bir sosyal konut projesidir ama orta gelir grubuna hitap eder. Yani vatandaşlarımıza tabii ki taksitleri biraz daha yüksek gelir. Ancak yine de bu konutlara sahip olmanın şartı da 18 yaşını doldurmuş olmak, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak, daha önce TOKİ’den hiç konut sahibi olmamak şartımız var. Konut sahibi olmama şartı var. Konutlar için kura çekildiğinde de 2 yıl bu konutları satamazlar. Çünkü bizim önceliğimiz konutu alıp kullanacak vatandaşlarımız, yani onu alıp ondan kar edecek vatandaşlar değil ilk kitlemiz.” ifadelerini kullandı.

Turan, kura öncesi yatırılan 5 bin lira bedeli 2 Mayıs’ta geri alacağını da kaydetti.

“TUZLA’DA VATANDAŞLARIMIZA SOSYAL KONUT ÜRETİMİ YAPACAĞIZ”

Turan, TOKİ’nin konut üretmeye devam ettiğini belirterek, “Bundan 4-5 ay önce bin 800 daire civarı sosyal konut inşa ettik. Dediğim gibi Kayabaşı bölgesi artık orta gelir grubuna hitap eden bir yer. Tabii İstanbul’da vatandaşlarımız en çok alt gelir grubuna ait daire beklentisi var. Şimdi Silivri’de bin 400’e yakın konutumuzun 28 Mart itibarıyla ihalesini yapmış olacağız. Sekiz ve dokuzuncu aylarda inşallah Silivri bölgesinde de dar gelirli vatandaşlarımız için inşa edilen bin 400 konutun kurasını çekmiş olacağız” diye konuştu.

Anadolu yakasında Tuzla’da bir planlama çalışması yaptıklarını söyleyen Turan, “Tuzla’da vatandaşlarımıza sosyal konut üretimi yapacağız” dedi.

 

Ev sahipleri dikkat! Son 1 hafta

Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Altın Emlak Genel Müdürü Mustafa Hakan Özelmacıklı, “Konutlarda, her bir konut için aylık 500 TL ve üzerinde, günlük veya kısa süreli kiralanan konut ve tüm iş yerleri kiralamalarında ise, tutara bakılmaksızın kiraya ilişkin tahsilat ve ödemelerinin banka, benzeri finans kurumları veya posta idareleri aracılığıyla gerçekleştirmesi zorunlu. Zorunluluklara uymayanlara kesilecek ceza ise, işleme konu tutarın yüzde 5’idir” dedi.

“Götürü gider yerine gerçek gider”

Götürü gider yöntemini seçen mükelleflerin, 3 bin 900 TL’lik istisna sonrasında bu seneden itibaren hasılatın ancak yüzde 15’ini düşebildiklerini belirten Özelmacıklı, “Artık gerçek gider yöntemi birçok mükellef açısından daha avantajlı hale geldi. Örneğin, evini kiraya verip kira ödeyenler, kiraya verilen gayrimenkul için yaptığınız onarım, bakım ve sigorta giderleri, gerçek giderde düşülebiliyor. Bu yıl 900 TL’yi geçen ısı yalıtımı ve enerji tasarrufu sağlamaya yönelik harcamalar ve gene konu konut olarak kiraya verilen bir adet gayrimenkulün, iktisap yılından itibaren 5 yıl süre ile iktisap bedelinin yüzde 5’i düşülebiliyor. Belirli oranlarda, sahış sigorta primleri, eğitim ve sağlık harcamaları, bazı bağış ve yardımlar, sponsorluk harcamaları gibi birçok düşürülebilir kalem var” diye konuştu.

“Hazır beyan sistemi büyük kolaylık”

Yıllık Gelir Vergisi Beyannamelerinin, Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından hazırlanarak internet ortamında mükelleflerin onayına sunulduğu sistem olan Hazır Beyan Sistemi ile işlemlerin kolaylaştığını dile getiren Özelmacıklı, “Kira geliri elde eden mükellefler, kimlik bilgilerini girip özel güvenlik sorularını cevaplayarak ya da e-devlet üzerinden sisteme giriş yapabiliyorlar. Sistem üzerinden onaylanan kira geliri beyanına ilişkin ödemeler ise anlaşmalı bankalardan hatta kredi kartı ile veya tüm vergi dairelerinden yapılabiliyor” şeklinde konuştu.

“Emsal kira bedeline dikkat”

Özelmacıklı, “Mal sahibi gayrimenkulünü bedelsiz olarak ancak koruması amacı ile başkasının ikametine bırakabiliyor ya da annesi, babası, kardeşleri ve çocuklarına kullandırabiliyor. Bunun dışında konutunu bedelsiz olarak bir tanıdığa ya da farklı bir akrabaya verilmesi durumunda da vergi doğuyor. Emsal Kira bedeli olarak eğer bir özel kira takdiri yapılmamış ise, emlak vergi değerinin (belediyede kayıtlı değer) yüzde 5’inin emsal kira bedeli olarak dikkate alınıyor. Örneğin belediye emlak vergi değeri 350 bin TL gözüken bir taşınmazı arkadaşınızın kullanımına bıraktığınızda, bu değerin yüzde 5’i olan 17 bin 500 TL’yi kira geliri olarak beyan etmeniz gerekiyor” dedi.

İngiltere’de konut fiyatları yüzde 0,3 azaldı

Nationwide konut endeksi verilerine göre, şubat ayında konut fiyatları  geçen yılın ağustos ayından bu yana aylık bazda ilk kez gerileyerek yüzde 0,3  azalış gösterdi.

Ülke genelinde yıllık bazda konut fiyatları ise şubat ayında yüzde 2,2  artış kaydetti.

Bir önceki ayda (ocak) konut fiyatları yıllık bazda yüzde 3,2 artış  göstermişti.

Nationwide’dan yapılan açıklamada, tüketici güvenindeki azalışın, hane  gelirlerindeki daralmanın ve Londra gibi önemli konut pazarlarındaki aktivitenin hız kesmesinin ülke genelinde konut fiyatlarının gerilemesinde rol oynadığı  bildirildi.

Verilere ilişkin değerlendirmede bulunan Nationwide Baş Ekonomisti Robert Gardner, “Noel dönemi ve bu yılın başında satışlar görece yumuşak  seyrediyor. Tüketici güvenindeki azalma ve hane halkının gelirlerindeki daralma  etkisini hissettiriyor.” ifadelerini kullandı.

Emin Üstün: “Kentsel dönüşüm yaşam kalitesini arttıracaktır”

Konutun, sadece barınmayı değil diğer önemli kavramları da içinde bulundurduğu bir kavram olduğunu söyleyen Emin Üstün, “Önemli olan, insanların beslenme, giyinme gibi temel ihtiyaçlarından biri olan barınma ihtiyacını güvenli ve sağlıklı şekilde karşılamak. Konut, tekil kişiler veya aile için barınak olmanın yanında toplum için sosyal, ekonomik ve fiziksel içeriği olan bir kavramdır. Ülkemizdeki konut özelliklerine baktığımızda, tarih içinde doğa koşullarına, toplumun gelenek ve göreneklerine, siyasal yapının özelliklerine, üretim ilişkileri ve biçimine, nüfus yapısı ve özelliklerine, kentleşme tipine ve ekonomiye bağlı olarak zamanla değişiklik göstermiştir” diye konuştu.

“Toplumsal sistemin en temel sorunlarından biri olan konut yani barınma sorununa biz de katkıda bulunmak için elbirliği sistemimizi geliştirdik” diyen Emin Üstün, “İnsanların barınma ihtiyacını karşılamalarında yardımcı olabilmek için bugüne kadar 40 bin aileye çözüm sunduk. İnsanlarımızın barınma sorunu sadece onları değil, merkezi yönetim, yerel yönetim ve özel sektörü de ilgilendirmektedir. Buna bağlı olarak da son yıllara baktığımızda bugün ki hükümetimizin de desteğiyle bu sorun daha hızlı çözümler bulmaya başlamıştır. Devletimizin desteğiyle sektör her zamankinden daha dinamik ve üretken olmuştur. Bunun en büyük göstergesi de son yıllarda artan konut satışları. Bizim tarafımızdan bakacak olursak elbirliği sistemimizle 2016 yılında 8 bin konut teslimatı yaptık. 2017 yılında bu rakamında üzerine çıkmayı hedefliyoruz. Sadece biz değil bütün sektör hedeflerini daha yukarılara çıkartmak için öncelikle insanlarımızın sosyal ve kentsel yaşam kalitesini arttıracak projeleri hayata geçirmek zorundayız. Bunun içinde en büyük olanaklardan birisi kentsel dönüşüm. Kentsel dönüşüm sayesinde insanlarımızın yaşam standartlarını ve kalitesini yükselterek toplumun her kesimi arasındaki makas farkını daraltıp, daha adil ve eşit bir şekilde yaşamalarını sağlayabiliriz. Bu açıdan kentsel dönüşüm hem bizler hem de vatandaşlarımız için bir fırsat olmuştur” dedi.

“Kentsel dönüşümle deprem riski de azalıyor”

Kentsel dönüşümle birlikte deprem açısından riskli bölgelerde depreme dayanıksız yapıların daha sağlam olacağına da değinen Üstün, “Genel bir açıdan bakacak olursak; özellikle kent merkezlerinde değerli araziler, yol üstündeki araziler, ticari çevrelerde bulunanlar ve manzaraya hakim yerlerde bulunan ve parsellerin dönüşümü daha hızlı olurken; konumu erişimi, fonksiyon ve coğrafi açıdan diğerlerine göre daha elverişsiz olan ada ve parsellerin dönüşümü ise zaman alıyordu. Devletimizin desteğiyle bu tip parseller bütün bir hale getirilerek, kentsel dönüşümle eşit bir konuma gelmesi de sağlanmış oldu. Aynı zamanda kentsel dönüşüme giren yerlerdeki yapıların depreme karşı riskli olması da ortadan kalkmış ve vatandaşlarımızın daha sağlam ve depreme karşı dayanıklı yapılarda oturmaları sağlanmış olmaktadır. Sadece deprem riski değil aynı zamanda sosyal yaşam alanları ve alt yapılarda yenilenerek, ulaşım sorunu da çözümlenmiş oluyor. Böylece insanlarımızın daha huzurlu, konforlu, güvenli ve sorunsuz bir hayat sürdürmeleri sağlanmış oluyor” şeklinde konuştu.