Güçlü tırnaklar için tırnak banyosu

Ellerin bakımlı görünmesi için tırnaklarınızın da sağlıklı ve güçlü olması gerekir.

Ellerin bakımlı görünmesi için tırnaklarınızın da sağlıklı ve güçlü olması gerekir.
Tırnaklarınızı güçlendirmek için tırnak banyosu tarifimizi deneyin!
  
Malzemeler:
1/4 su bardağı taze portakal suyu
1 diş sarımsak
1/4 su bardağı zeytinyağı

 
Sarımsakları iyice ezip portakal suyu ile karıştırın. Tırnaklarınızı yaklaşık 15 dakika kadar bu karışımın içinde bekletin. Ardından durulayıp zeytinyağına batırın. Bir 15 dakika da zeytinyağında bekletin. Haftada 2-3 kez uyguladığınızda yaklaşık 2 hafta içinde tırnaklarınızın çok daha güçlendiğini ve sağlıklı uzadığını fark edeceksiniz.
 
Bu karışım nasıl işe yarıyor?
Portakal suyu, içerdiği antioksidan ve çok sayıda vitaminle tırnaklarınızın uzamasına yardımcı olur. Ayrıca asidik bir yapıya sahip olan portakal suyu, kütiküllerinizi yumuşatarak temizlemenizi kolaylaştırır. Sarımsaksa bol miktarda selenyum içerir. Vücudunuzda selenyum eksikse tırnaklarınız çok kırılgan ve zayıf olacaktır. Sarımsak aynı zamanda antibakteriel ve antifungal bir içeriğe sahiptir. Bu da tırnaklarınızın daha sağlıklı uzamasını sağlayacaktır. Zeytinyağı ise çok iyi bir nemlendiricidir, tene nüfus etme konusunda da çok başarılıdır. Kütiküllerinizi de yumuşatır ve tırnaklarınızın güçlenmesine yardımcı olur.
 

Çocuklar neden bu kadar kolay kaçırılıyor?

Yapılan araştırmalara göre çocuklar kaçırıldıklarını fark etseler bile yardım istemekten çekiniyorlar.

Yapılan araştırmalara göre çocuklar kaçırıldıklarını fark etseler bile yardım istemekten çekiniyorlar.
Günümüzde yalnızca Büyük Britanya’da her yıl 500 bin çocuk kayboluyor. Bu yüzden bunun gibi vakaların sebeplerini anlayıp ona göre önlem almak çok önemli. Kayıp insanları arama ve kurtarma ekibi olan Liza Alert, bu senenin yaz aylarında Rusya’da bu konuyla ilişkili yeni bir sosyal deney yaptı. Deneyde çocukların ebeveynlerine daha önceden haber verilerek 3-12 yaş arasındaki çocuklara yabancılarla parktan ayrılması teklif edildi. 17 çocuktan 15’i yabancı kişiyle giderken sadece 2-6 yaş arası çocuklar parktan ayrılmamakta ısrar etti.
Çocuk parklarından çocuk kaçırma vakaları nasıl gerçekleşiyor?
Çocukların yabancılarla gitmeye ikna olduğu senaryoların en ürkütücü kısımları genelde çevredeki diğer insanların konuya kayıtsız kalmaları oluyor. Liza Alert grubu gönüllülerinin ifadelerine göre parklarda çok fazla yetişkin olmasına rağmen hiçbiri çocukların yabancılarla bir yere gittiğini fark etmiyor ve konuyla ilgilenmiyor. Çocuk hırsızları ismiyle de bilinen bu kişilerin sık kullandığı “Sana şeker alayım mı?”, “Gel şuradaki kuşlara yem verelim”, “Bak şurada kediler var gidip sevelim mi?”, “Baban seni çağırıyor, gel beraber gidelim!” gibi cümlelere ise kulak kabartmakta fayda var. Çocuklar üzerinde en etkili olan kaçırma yöntemi ise kedi ve köpeklere yardım etme/onları sevme teklifleri. Hatta yapılan araştırmalara göre bu kişiler bazı durumlarda polis, doktor veya itfaiyeciymiş gibi de davranabiliyor. Bu kişilerin amacı genellikle çocuklara zarar vermek ya da onları uzun süre alıkoymak oluyor. Nadir de olsa çocukları evlat edinmek için kaçıranlar da var.
 

Yaşı büyük olan çocuklar da kolaylıkla kaçırılıyor
Çocukların yabancılarla birlikte gitme olasılığı eğer karşılarındaki kişi kadın veya genç bir kişiyse daha yüksek. Filmlerde suçluların genellikle erkek olarak gösterilmesi aslında çocukların kafasında yanlış bir algı oluşturuyor olabilir. Bu yüzden çocuklarınıza masum ve yaşlı görünen bir kadının veya genç bir kızın bile tehlikeli olabileceğini mutlaka anlatmalısınız. Liza Alert grubu tarafından yapılan deneyin ardından çocuklara “Neden yabancı biriyle birlikte gittin?” sorusu sorulduğunda ise çocukların verdiği yanıtlar “Onu takip etmemi söyledi”, “Beni denediğini biliyordum”,”Annem beni orada bekliyor sandım” şeklinde oldu. Bunun gibi kaçırılma vakalarını engellemek için ebeveynlere önerebilecek ilk yöntem çocukları nöbetleşe gözetlemek olabilir. Bir başka yöntem ise çocuklara kaçırılırsa nasıl tepki vereceğini önceden sormaktır. Bu gibi durumlarda neler yapacaklarını çocuklara öğretmek onların hayatını kurtaracak öneme sahip. Örneğin bu yaz ABD’de benzer bir olay yaşandı. İki kardeş arabada tek başına otururup anneannelerini bekliyorken arabanın sürücü koltuğuna aniden yabancı biri bindi. Kardeşlerden 8 yaşında olan küçük kız kardeşinin kolundan tuttu ve onu da yanına alarak abadan indi. Bu hareketinin ardından suçlu hemen yakalandı.
 
Çocuklar neden kaçmıyor?
Bu konuda en endişe verici durum ise çocukların kaçırıldıklarını fark etmelerine rağmen kaçmaya çalışmamaları. Çocuklara durumu fark ettiklerinde neden oradan ayrılmaya çalışmadıkları sorulduğunda ise genellikle yardım çağırmaktan veya çığlık atmaktan çekindiklerini belirtiyorlar. “Tehlikede olduğunu hissettiğinde bağır” cümlesi aslında çocuklar için pek bir şey ifade etmiyor. Çünkü bu cümle beraberinde “Ne diye bağırayım?”, “Ne kadar yüksek sesle?”, “Ya beni kimse duymazsa?”, “Ya duysalar bile yardım etmezlerse?” sorularını da beraberinde getiriyor. Çocuklarınıza kaçırıldıklarını anladıkları anda “Yardım edin, bu adamı tanımıyorum! Benden uzak dur!” şeklinde bağırmaları gerektiğini söyleyebilirsiniz. Hatta bunun pratiğini yaptırarak bağırmaktan utanmamalarını da sağlayabilirsiniz.

Amerikalı uzmanların çocuk kaçırma vakaları için önerileri ise şunlar:
 
Çocuklarınızın kıyafetlerinin üstüne isimlerinin yazılı olduğu etiketler yapıştırmayın. Çocuklar onlara isimleriyle hitap eden insanlara daha kolay inanırlar.

 

Eğer çocuğunuz büyük bir AVM’de kaybolduysa hemen bir görevliye gitmesi gerektiğini ona öğretmelisiniz. Otoparka sizi bulmak için gitmemesi gerektiğini ise ona özellikle belirtin çünkü yapılan araştırmalara göre otoparklarda çok fazla çocuk kaçırma vakası yaşanıyor.

 

Çocuğunuz eğer kaçırılırsa etrafındaki insanlara bunu nasıl belli edeceğini anlatın. Örneğin 2007 yılında kaçırılan bir genç kız uçakla başka bir yere götürülürken tuvalete yardım istediğini belirten bir not bıraktı. Bu sayede uçak görevlileri polisle bağlantı kurdu ve uçak havaalanına indiğinde polisler havaalanında onları bekliyordu.

 

Otostop çekmek ne kadar moda gibi görünse de gençlere bunu yapmamaları gerektiğini anlatın.

 

Halka açık yerlerde özellikle de umumi tuvaletlerde çocuklarınızı yalnız bırakmayın. Onlarla beraber gidip bekleyin.