Kardashian ailesi’nin yeni yıldızı

Kendall Jenner, New York Moda Haftası’na damgasını vurdu.

Kendall Jenner, New York Moda Haftası’na damgasını vurdu.
Kardashian ailesi’nin yeni yıldızı Kendall Jenner, transparan bluzuyla Marc Jacobs sonbahar defilesine damga vurdu.
 
18 yaşındaki Jenner, New York Moda Haftası’nın en çok konuşulan modeli olurken, ablası Khloe Kardashian’dan da övgü aldı.  

Badem sütü tarifi

Hayvansal süte en iyi alternatiflerden biri olan kalsiyum deposu badem sütü nasıl hazırlanır? İşte tarifi.
 
Malzemeler:
1 su bardağı çiğ (kavrulmamış) badem
3 su bardağı su
Tatlandırmak için vanilya, pekmez, bal (isteğe bağlı)
 
 
Yapılışı:
Bademleri ılık su dolu bir kaseye koyun ve bir gece (8-12 saat kadar) bekletin.
 
Suda bekleyen bademlerin kabukları yumuşamış olacaktır, mümkün olduğunca kabuklarını soyun ve ayırın.
 
Bademleri tekrar sudan geçirin ve mikserin içine alın, üzerine tatlandırmak için bir tatlı kaşığı vanilya, toz tarçın, pekmez veya bal ekleyebilirsiniz.

 
3 su bardağı suyu da ilave edip karışımı 2-3 dakika kadar karıştırın.
 
Karışımı bir süzgeçle, ya da daha iyi süzebilmek için bir tülbentle iyice süzün. Badem sütünüz hazır!
 
Tülbentte kalan posayı sakın atmayın! Badem posalarını kek, kurabiye gibi tariflerinize ekleyebilirsiniz.
 
Sütü cam şişede, buzdolabında 2 gün muhafaza edebilirsiniz. Posayı ise buzdolabı poşetine koyup buzlukta saklayabilirsiniz.
 
 
 
 

Tüm diyetlerin yerini tutan 7 dakikalık egzersiz!

ABD’de, Orlando’daki “Human Performance” adlı insanların performanslarıyla ilgili araştırmalar yapan enstitüde görevli bilim adamlarının araştırması, 7 dakikalık egzersizin uzun süreli bir koşu ya da ağırlık kaldırmak kadar sağlıklı olduğunu ortaya koydu.

ABD’de, Orlando’daki “Human Performance” adlı insanların performanslarıyla ilgili araştırmalar yapan enstitüde görevli bilim adamlarının araştırması, 7 dakikalık egzersizin uzun süreli bir koşu ya da ağırlık kaldırmak kadar sağlıklı olduğunu ortaya koydu.
Normal 0 21 false false false MicrosoftInternetExplorer4
ABD’de, Orlando’daki “Human Performance” adlı insanların performanslarıyla ilgili araştırmalar yapan enstitüde görevli bilim adamlarının araştırması, 7 dakikalık egzersizin uzun süreli bir koşu ya da ağırlık kaldırmak kadar sağlıklı olduğunu ortaya koydu.
 
Her birine 30 saniye
Araştırmayı yapan, enstitünün direktörü Chris Jordan ve arkadaşları sadece duvar ve sandalyeyle yapılacak olan egzersizleri sıraladıkları “Yüksek Yoğunluk” adlı bir makale yayınlandı.
 
12 egzersizin sıralandığı makalede, her birine 30 saniye ayrılması ve aralarda 10’ar saniye ara verilmesi öneriliyor.

Hangi dönemde hangi vitamin alınmalı?

Her ilaç aslında bir zehir; ilacı zehirden ayıran tek özellik kullanılan doz. Günümüz tıbbında vitaminlerin hangi şartlarda tedavi ve tedbir amacı ile kullanılacağının belli olduğu belirtildi.

Her ilaç aslında bir zehir; ilacı zehirden ayıran tek özellik kullanılan doz. Günümüz tıbbında vitaminlerin hangi şartlarda tedavi ve tedbir amacı ile kullanılacağının belli olduğu belirtildi.
Her ilaç aslında bir zehir; ilacı zehirden ayıran tek özellik kullanılan doz. Günümüz tıbbında vitaminlerin hangi şartlarda tedavi ve tedbir amacı ile kullanılacağının belli olduğunu belirten International Hospital İç Hastalıkları Uzmanı Dr. İbrahim Bağcivan, vitaminlere ne zaman ve neden ihtiyaç olduğu hakkında şu bilgileri veriyor.
 
Bilinçsiz alınan vitaminler sağlık sorunlarına yol açıyor:
 
Süt çocukluğu dönemi: D Vitamini
Gebelik: Folik asit
Böbrek yetmezliği olanlar ve diyaliz hastaları: Folik asit, D vitamini
Mide ve bağırsak ameliyatı geçirenler: B12 vitamini
Barsaktan emilim problemi ile seyreden hastalıklar: D vitamini, B12
Yoğun alkol kullanımı: B1, B12
Şeker hastaları: B1, B6
Vejetaryen: B12
Vitamin eksikliği hastalığa yol açar mı?
 
Vitamin eksikliğinin hastalıklara yol açabileceği ilk olarak 1896 yılında anlaşılıyor ve şu sonuç ortaya çıkıyor:
C vitamini eksikliğinde cilt ve dişeti problemleri,

 
A vitamini eksikliğinde görme problemleri,

 
D vitamini eksikliğinde kemik problemleri,

 
B vitamini eksikliğinde cilt ve sinir sistemi problemleri oluşuyor.

Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde beslenme problemlerinden kaynaklanan vitamin eksikliklerine pek sık rastlanmıyor. Bununla beraber vitamin eksikliği yalnızca yetersiz beslenmeye bağlı olarak ortaya çıkmıyor. Yaşamımızın bebeklik, gebelik, ergenlik gibi değişik dönemlerinde artmış ihtiyacın karşılanamaması; diyabet, böbrek yetmezliği, bağırsaktan emilim bozukluğuyla seyreden hastalıklar, mide ameliyatları, yoğun alkol kullanımı gibi birçok durumda vitamin eksiklikleri ortaya çıkabiliyor. Bu risk gruplarına özel vitamin tedavisi denildiğinde tedavi yapılması gerekiyor.
Fazla alınan A, D, K vitaminlerine dikkat!
 
Vitaminler kimyasal özelliklerine göre suda eriyen ve yağda eriyen vitaminler olmak üzere iki gruba ayrılıyor. B ve C vitaminleri suda eriyebildiği için vücudumuzda depo edilmesi söz konusu olmuyor. Bu nedenle eksiklikleri yağda eriyen vitaminlere göre daha sık görülüyor. Fazla tüketilmeleri vücutta birikim yapmadığı için çoğu zaman sorun oluşturmuyor. Yağda eriyen vitaminler (A, D, E, K vitaminleri) fazla alındığında vücutta birikiyor ve kontrolsüz kullanıldığı zaman “hipervitaminoz” denilen vitamin fazlalığına yol açabiliyor. Vitamin eksikliği kadar fazlalığı da bir sağlık sorunu haline dönüşüyor. Örneğin D vitamini fazla alındığında kalsiyum fazlalığının yanı sıra, D vitamini zehirlenmesine yol açıyor. Artmış D vitamini vücutta fazla kalsiyum emilmesine, dolayısıyla ciddi kalsiyum fazlalılığına neden oluyor. Bu da kalp ve böbrek sağlığı açısından ciddi ve önemli sonuçlar doğuruyor. Fazladan alınmış A vitamini, ciltte koyulaşmaya, pullanmaya, kafa içi basıncının artmasına, şiddetli baş ağrısına, görme sorunlarına neden olabiliyor. K vitamini ise kanın pıhtılaşmasına yönelik sorunları ortaya çıkarabiliyor.
Fazla D vitamini almak kandaki kaisyumu artırıyor
Aynı şekilde anne sütü ve özellikle de inek sütündeki D vitamini düzeyinin süt çocuğundaki ihtiyacı karşılamayabileceği için, çocuğa tedbir amaçlı D vitamini veriliyor. Örneklerden de anlaşılacağı gibi vitaminlerin belirli durumlarda tıbbi olarak kullanılması gerekiyor. Günümüzde doğal besinlerle alınması gereken vitaminler ihtiyaç oluşmadan ilaç olarak rastgele alınıyor. Vitamin kullanımı ile karşılaşılan sorunlar, bu ilaçların ilaç gibi değerlendirilmeyip masum ve zararsız sanılmaları gibi yanlış bir kanıdan kaynaklanıyor. Ancak doktor önerisi olmadan, kontrolsüz ve bilinçsiz vitamin kullanımı değişik sağlık sorunlarına da yol açabiliyor. Özellikle ihtiyaçtan fazla alındığında vücutta depo edilebilen yağda eriyen vitaminlerin fazlalığına daha sık rastlanılıyor.
Vitaminin fazlalığı hangi sorunlara yol açıyor?
 
D vitamini fazlalığı kan kalsiyum düzeyinde artmaya ve buna bağlı olarak kas krampları, kalp ritim problemleri, kabızlık gibi sorunlara yol açabiliyor.
A vitamini fazlalığı beyin basıncının artmasına, kas güçsüzlüğü, baş ağrısı ve görme sorunlarına sebep olabiliyor.
C vitamini vücutta depo edilmemesine rağmen idrarla atıldığı için bazı böbrek taşlarına yol açabiliyor. 
Son dönemlerde yapılan bilimsel çalışmalar,  yüksek dozda kullanılan E ve C vitaminlerinin akciğer kanserinin oluşumunu artırdığını gösteriyor.
Yine yapılan çalışmalarda, yüksek doz A, C ve E vitamini kullanmanın mide-bağırsak, prostat kanserinde kanser gelişimine neden olmasa bile beklenen yaşam süresini kısalttığı, tümörün büyümesi ve ilerlemesine katkı sağladığınıgösteriyor.
Araştırmalar, doğal gıdalardan günlük ihtiyaç kadar alınan vitaminlerin ise herhangi bir soruna yol açmadığını gösteriyor.
Tüm bu nedenlerden dolayı ihtiyaç grupları dışında sağlıklı beslenmenin vitamin alımı için yeterli olduğu, ek vitamin ihtiyacının ise doktor tavsiyesine göre planlanmasının gerekliliği vurgulanıyor.

Adriana Lima poposuna sahip olmak istemez misiniz?

Kalkık ve yuvarlak kalça isyeyenler için…

Kalkık ve yuvarlak kalça isyeyenler için…
Kalçanızın büyüklüğünden değil, biçimsizliğinden yeterince kalkık ve yuvarlak olmamasından şikâyetçi misiniz? “Aylarca spor yapmaya zamanım yok” diyorsanız Thermage Body, tek seanslık bir işlemle sizi Brezilyalı mankenler Adriana Lima ve Gisele Bundchen gibi yuvarlak ve kalkık bir popoya kavuşturabilir…
Thermage Body teknolojisi, ciltte sıkılaşma ve toparlama sağladığı için özellikle kısa sürede belirgin sonuç almak isteyenlerin tercihi. Sistem, sorunlu bölgeye gönderdiği radyo dalgalarıyla kolajen dokuda yenilenme sağlıyor. Saç teli gibi düşünebileceğimiz ve popomuzun dik ya da gevşek olmasından sorumlu kolajenler; gönderilen ısıyla bir saç teli nasıl sıcakla gerilip kalınlaşırsa buna benzer biçimde gerginleşip kalınlaşıyor. Bu da poponuzu işlembiter bitmez sıkılaştırıyor. Hatta sağ kalçanıza uygulanan işlembiter bitmez sol kalçanızla aralarındaki farkı açıkça görebiliyorsunuz. Üstelik ısı uyarısı alan kolajen doku kendini onarmaya da gidiyor ve üretimini artırıyor. Konuyla ilgili detayları ArtPlast Estetik Cerrahi’den Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Dr. Op. Orhan Murat Özdemir anlattı.
Thermage Body’den kısaca bahseder misiniz?
Yöntem, cildinizin derin tabakalarındaki liflerin kolajen moleküllerinin kısalıp gerginleşmesini ve destek dokulardaki sarkıkları toparlayarak, cildinizi eskisinden daha genç görünmesini sağlıyor. Yalnızca tek seans uygulanan monopolar bir radyo frekans yöntemi olan Thermage Body’nin en büyük artısı, sonuçların yavaş yavaş ve artarak ortaya çıkması, oldukça etkili olması ve her deri tipinde uygulanabiliyor olması. Bu teknoloji kolajen yapıda hemen etkisini gösteren bir sıkılaşma sağlıyor ve zaman içinde bu sıkılaşma artıyor. Gözle görülür bir biçimde popo toparlanıyor ve yukarı kalkıyor.
Bu sistem popo dikleştirme dışında da kullanılıyor mu?
Thermage Body, ameliyatsız yüz germe, sarkmış kolların, gevşemiş, deforme olmuş bacakların, göbek ve basen bölgesinin toparlanmasında da ameliyat olmak isteyenlere en ciddi alternatif olarak kullanılıyor.
Bu uygulama diğer cerrahi işlemler kadar etkili mi?
Bıçak altına yatmaktan korkanlar için kullanılabilecek ilk seçenek. Elbette estetik cerrahi kadar etkili değil. Çok sarkmış ciltlerde yapılan uygulamalardan etkili sonuç alamayız. Thermage Body deriyi gençleştirip, toparlar. Böylelikle poponuz kalkık bir görünüme sahip olur.
Serpil Çekin

Armutlu, peynirli ve cevizli bohçalar…

Armut, peynir ve cevizin muhteşem uyumu ile lezzetli bohçalar…

Armut, peynir ve cevizin muhteşem uyumu ile lezzetli bohçalar…
Malzemler
600 gr. Armut
500 gr. milföy hamuru
200 gr. gorgonzola peyniri (veya rokfor peyniri)
35 gr. Ceviz
1 adet yumurta
1 adet kuru soğan
Tereyağı
Tuz
Karabiber

Yapılışı
Armutların kabuklarını soyup baş kısımlarını ayırın. İkiye kesip çekirdeklerini çıkarttıktan sonra küp kesin. Küp kesilmiş armutları yarım çorba kaşığı tereyağı ve çok ince doğranmış soğan ile tavada 3 dk. soteleyin. Bir tutam tuz ve karabiber ile tatlandırıp ocaktan alın ve soğumaya bırakın. Gorgonzola peynirini (veya rokfor peynirinin beyaz kısımlarını) küp kesin. Doğradığınız cevizi ekleyin. Soteleyip soğuttuğunuz küp kesilmiş armutları da içine ilave edip karıştırın. Hamuru merdane yardımıyla 3 mm. kalınlığında açın. Hamurdan 12×11 cm. ’lik kareler kesin. Çırpılmış yumurtayı fırça yardımıyla hamurların üzerine sürün. Hazırladığınız armutlu ve gorgonzola peynirli iç dolguyu üzerlerine paylaştırın. Hamurun uç kısımlarını ortada toplayarak (mektup şeklinde) sıkıca kapatın. (Hamurların açılmasını istemiyorsanız kürdan ile de tutturabilirsiniz.) Hamurların dış kısmına çırpılmış yumurta sürüp yağlı pişirme kağıdı serili fırın tepsisine aralıklı olarak dizin. Önceden ısıtılmış 200 derece fırında 12 dk. pişirin. Fırından çıkarttıktan sonra birkaç dakika bekletip ılık olarak servis yapın.
 
 
 
 

Enginarlı dana rosto

Enginarlı dana rosto nasıl yapılır?

Enginarlı dana rosto nasıl yapılır?
Malzemeler:
1,2 kg. dana rosto
1 adet yeşil elma
1 kutu sudan geçirilmiş konserve enginar kalbi
Mercanköşk
Sızma zeytinyağı
Tuz
Tane karabiber
 
Yapılışı:
Dana rostoyu bir tutam tuz, öğütülmüş tane karabiber, doğranmış mercanköşkle tatlandırıp iple bağlayın. Yağladığınız ısıya dayanıklı fırın kabına eti yerleştirip önceden ısıtılmış 190 derece fırında 50 dk. pişirin. İlk 30 dk. geçtikten sonra kabuğunu soyup küp kestiğiniz elma ve enginar kalplerini içine ilave edin.Pişme işlemi (etin ısısının ortalama 70 derece olduğu merkez ısı) tamamlandıktan sonra fırından çıkartın. Bağını açıp servis tabağına aktarın. Bir tutam tuz ve karabiberle tatlandırıp yemeğin harcıyla servis yapın.

Sağlıklı besinler nedir?

Sağlığınız için en önemli 5 besin…

Balkabağı: 130gr balkabağı günlük A vitamini ihtiyacınızın %170 ini karşılar. A vitamini gece görüşünü iyileştirir. Balkabağının parlak turuncu rengi içindeki karotenden gelir. Karoten içeren ve yaşlılıktan kaynaklanan göz bozulmalarını önler. Balkabağının içindeki çekirdekler kavrularak yenebilir. Kabak çekirdeğinin içinde depresyonu önleyici L-tryptophan maddesi vardır. Aynı zamanda hemen hemen her türlü vücut fonksiyonu için gerekli olan magnezyum içerir. Günlük magnezyum ihtiyacınızı karşıladığınızda kalp hastalığı riskini azaltır, karın bölgesindeki yağlanmayı ve şeker hastalığını önlemiş olursunuz. Balkabağı dilimlenip fırında pişirilerek içindeki doğal şekeri ortaya çıktığında çok lezzetli olur. Balkabağı ve havuç püresi ile de lezzetli bir çorba yapabilirsiniz.


Elma: Her gün bir elma sizi doktora gitmekten korur. Elma hem çözülebilen hem de çözülemeyen liflere sahiptir. Bu sayede kendinizi tok hissederken hem de kolesterolünüzü düşürürsünüz. Bazı doktorlar çok yağlı bir yemeğin ardından elma suyu içmeyi öneriyorlar. Elmanın kalp hastalığı riskini azalttığı ispatlanmıştır. Elma çiğnerken ortaya çıkan salya karışımı dişlerinizi temizler ve nefesinizi aniden tazeler. Elma diliminin üstüne fıstık ezmesi sürerek lezzetli bir tatlı atıştırmalık hazırlayabilir veya küçük küpler halinde kesip biraz pişirdikten sonra tarçın ile birlikte kahvaltı yulafınıza ekleyebilirsiniz.


Yabanmersini: 60 meyve ve sebze üstünde yapılan bir araştırmaya göre en çok antioksidanı yabanmersininin içerdiği görülmüş. Yabanmersininin içerdiği antioksidan ülser, katarakt ve glokomu önler, kalp hastalıkları ve çeşitli kanser hastalıları riskini azaltır, kolesterolü düşürür. Bu meyve aynı zamanda Alzheimer hastalığı riskini azaltır. Dondurulmuş yabanmersini ve balı blender da karıştırıp şurup olarak kullanabilirsiniz veya yoğurdunuza karıştırıp yiyebilirsiniz.


Yumurta: 90’lı yıllarda yumurtadaki yağ ve kolesterol yapıcı etkenlerden korkuluyordu fakat son yapılan araştırmalar yumurtanın kolesterolle hiçbir ilgisi olmadığını gösterdi ve yumurtanın çok kapsamlı bir besin olduğu anlaşıldı. Yumurta çok iyi bir protein kaynağıdır. Proteini meydana getiren 8 amino asidin hepsini içerir.(tüm yumurta yenildiğinde) Protein, tok hissetmek ve ihtiyacımız olan enerjiyi karşılamak için çok önemlidir. Kahvaltıda kepekli ekmek arasına omlet şeklinde veya yeşil salata, ton balığı siyah zeytin, yağ ve sirke ile karıştırılmış salataya eklenip yenebilir.


Ispanak: Ispanak osteoporoz riskini azaltır, kolesterolü düşürür ve I.Q’nuzu artırmanızı sağlar. Ispanak mükemmel bir kemik yapıcıdır. K- vitamini, kalsiyum ve magnezyum içerir. Aynı zamanda mide, göğüs, deri ve rahim kanseri riskini azaltan antioksidan içeren flavonoid bitki moleküllerini açısından zengindir. Ispanak cok iyi bir A ve C vitamini kaynağıdır, sizi kışın hasta olmaktan korurken, arterlerinizi açıp kalp hastalıkları riskini de azaltır. Ispanağı zeytinyağında çam fıstığı ve kuş üzümü ile sote edip yiyebilirsiniz. Zeytinyağı ıspanaktaki besin değerlerini vücudunuzun daha iyi özümsemesini sağlar.


Yapay çiçekler nasıl değerlendirilir?

Yapay çiçeklerden kurtulmak isteyenlere harika bir önerimiz var!

Yapay çiçeklerden kurtulmak isteyenlere harika bir önerimiz var!
Bir şekilde o yapay çiçek evinize girdi… Şimdi onu ya çöpe atacaksınız ya da birkaç hamleyle değerlendireceksiniz… Adımları takip edin yapımı kolay ve ucuz bu dekor önerisini paylaşmadan duramayacaksınız!
 
Malzemeler
Beyaz alçı
Yapay çiçek
Kavanoz
Yapıştırıcı
Makas

 
Hazırlanışı
 

Yapay çiçekleri saplarından kesin. 
 
 
Beyaz alçıyı talimatlara uygun hazırlayıp yapay çiçekleri bu karışıma daldırın ve kurumaya bırakın… 
 

 
Kuruyan çiçekleri yapıştırıcı yardımıyla kavanoz kapaklarına yapıştırın. Dekoratif ürününüz hazır!
 
 

Nasıl tarz olunur

Stil sahibi olmanın ipuçlarını açıklıyoruz!

Stil sahibi olmanın ipuçlarını açıklıyoruz!
Güzel kıyafetlere sahip olmanız iyi bir stilinizin olduğu anlamına gelmiyor. Stil sahibi olmak emek isteyen, çeşitli incelikleri olan bir iş….
 

Düzenli olmak gözden kaçırmayı engeller: Dolabınızı düzenli tutmaya özen gösterin. Yıllar boyunca belki giyerim diye köşeye ayırdığınız kıyafetleri ya elden geçirin yada ihtiyaç sahipleriyle paylaşın. Dolabınız ne kadar hafiflerse giyeceklerinizi bulmanız da o kadar kolaylaşır.

Ana renklerden şaşmayın: Temel renklerin her birinden bir parça dolabınızda bulunmasına dikkat edin. Bu gibi parçalar acil durumlarda kıyafetiniz için kurtarıcı olacaktır.
 

İç çamaşırı kıyafeti tamamlar: Doğru iç çamaşırını seçmek kıyafetinizin düzgün gözükmesi için atlanmaması gereken bir nokta. Bedenize uygun, çok sıkı olmayan ve çok bol olmayan iç çamaşırları tercih etmeye özen gösterin.
 

Sosyal medyadan ilham alın: Moda blogları, stil sahibi kadınların sosyal medya hesaplarını takip etmek ilham vericidir. Kendi stilinize en yakın kişileri bulun ve tarzlarından ilham alın.
 

Aksesuar bir kıyafet değildir: Aksesuar seçimini her zaman tüm kıyafetlerinizi giydikten sonra yapın. Kıyafetinize çok gelen bir detay varsa aksesuar kullanımını azaltın.
 

 
Duruma uygun giyinmeye dikkat edin: Stil sahibi olmanın püf  noktalarından birisi duruma ve ortama uygun giyinmeyi bilmektir. Önemli bir toplantıya giderken rengarenk giyinilmemesi gerektiğini bilmek gibi…
 

Organize olun: Her gece uyumadan önce ertesi gün neler giyeceğinizi belirleyin. Böylece sabah kalktığınızda kendinize ayıracak vaktiniz olur. Yüzünüzden uyku izleri silinir, kendinize çeki düzen vermek için ekstra vaktiniz olur, makyajınızı daha düzgün yapabilirsiniz… Sabahları dolabınızı altüst etmek yerine giyeceklerinizi geceden hazırlayıp sabah kalktığınızda kişisel bakımınzla ilgilenebilirsiniz. Ve hatta şahane bir kahvaltı yapabilirsiniz…